Kayıtlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kafkasya’yı Yeniden Şekillendirmesi..

  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kafkasya’yı Yeniden Şekillendirmesi.. C. Başkanı Erdoğan Kafkasya’yı Türkiye eksenli bir değişime zorlamaya devam ediyor. Elbete bunda Rusya-Ukrayna Savaşı’nda izlediği kısmen de olsa denge politikasının rolü büyük. Bir NATO ülkesi olarak her iki tarafla “konuşulabilir” olmak çok kolay bir şey değil. Üstelik ibresini biraz daha NATO’nun baş düşmanı Rusya’ya kaydırarak bunu yapmak çok daha parlak bir akıl gerektirir.   Geçtiğimiz günlerde Azerbaycan tarafından elde edilen “24 saatlik zafer” aslında Türkiye için de stratejik bir zaferdi. Hoş; Cumhurbaşkanı ne ittifakı saklama gereği duymuş ne de zaferin sevincini saklama gereğini.. Nitekim BM Genel Kurulu'nda "Tek millet, iki devlet” diyerek ittifakı,24 saatlik zaferin ardından bölgeye ziyareti de zaferden duyduğu memnuniyeti açıkça göstermişti. Ama ilginç olan nokta şu ki   siyasi gözlemciler ne 2020'deki son Karabağ savaşında ne de bu operasyonda Türk askerlerinin veya teknisyenlerinin doğ...

Artık; geniş fikirli, küresel düşünen, liberal ve hoşgörülü Avrupa yahut Batı’nın dünyanın diğer kalanlarına vereceği iyi bir şeyin olmadığını anlamak gerek.

  Artık; geniş fikirli, küresel düşünen, liberal ve hoşgörülü Avrupa yahut Batı’nın dünyanın diğer kalanlarına vereceği iyi bir şeyin olmadığını anlamak gerek. Avrupa genelinde "aşırı sağın" yükselmesinin nedeni kitlesel yasa dışı göçün boyutuna bağlanıyor. Haksız da değiller. Hal böyle olunca "işsiz kalan siyasetçiler"e iş imkânı doğuyor. Bizde de kendine iş imkanı yaratan işsizler yok mu? Her geçen gün artan tehlike görülmüyor mu?  Tabi konu bizdekiler değil, olmasın da zaten. Zira bizim millet zaten bunlara pek itibar etmiyor..Biz o eşişiz medeniyet(!!) timsali Batı'ya dönelim.. AB yakın zamanda bu sorun nedeniyle patlayacaktır. Şimdiden Almanya'da sağ popülist bir parti olan  AFD'nin yükselişi dikkat çekmeye başladı. Yakında İsrail'deki aşırı sağ hükümetleri gibi hükümetler AB'de vazgeçilmez olacak. AB bu anlamda kuruluş felsefelerini, o   müthiş(!) demokratlığını ayaklar altına alacaktır. Buna mecbur kalacaklardır. Zaten AB üyesi İsv...

İngiliz Sterlini ’nin küresel hakimiyetini sonlandıran nedenler Dolar’ın da küresel hakimiyetini sonlandırabilir

  İngiliz Sterlini ’nin küresel hakimiyetini sonlandıran nedenler Dolar’ın da küresel hakimiyetini sonlandırabilir Tarih boyunca, kağıt paraların “emanet senet” olarak ilk kez kullanıldığı Çin’den bu yana devletler kendi para birimlerini küresel bir güç olarak dayatmaktan hiç vaz geçmediler. Özellikle 14. Yüzyılda İtalyanların “banknot” terimini ilk kez kullanmalarından ve ardından ( Nota di Banco) İngilizlerin 1694’te İngiltere Merkez Bankası’nı (Bank of England ) kurmalarıyla bu dayatma zirveye çıkmıştı. 19.Yüzyılda İngilizlerin paralarını altına endekslemesi ve “altına bağlı para” olarak paralarını dünyaya sunmaları kısa sürede önce Kıta Avrupa’sında ardından tüm dünyada rağbet görecek ve   Sterlin hegemonyası başlayacaktı. Ama her çıkışın inişi olduğu gibi Sterlin ’in pervasız hegemonyası 1914 Birinci Dünya Savaşında gerilemeye doğru gidecekti. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'ndan ekonomik ve mali açıdan zayıflamış olarak çıkan İngiltere bu savaşta savaşı finanse ...

Komplo teorisyenlerine göre çıkan yangınların sebebi Rothschild'ler..

  Komplo teorisyenlerine göre çıkan yangınların sebebi Rothschild'ler.. En son Maui'yi kasıp kavuran ve 115 kişinin ölümüne neden olan yangın sonrasında “komplo teorisyenleri (Komplo teorilerini asla hafife almayınız) bir takım komplolar öne sürdüler. Öne sürdükleri ispatlanmadığından “komplo” olarak değerlendiriliyor; oysa olması kuvvetle muhtemel eylemlerden girişimlerden bahsettikleri açık. Bahsettiğim teorilerden biri de çıkan yangınlarla Rothschild'ler arasında bağlantı kuran bir teori. Biliyorsunuz Rothschild'lerin tarihi 744'te Frankfurt'un Yahudi mahallesinde doğan Mayer Amschel Rothschild’le başlar. Bankacılık sektöründe kısa sürece adından bahsettiren Rothschild’ler hızla büyüyerek eşsiz servete sahip olmuşlar ve sonraki gelen kuşakları da servetin tek başına mutluluk getirmeyeceğini anlamış olmalılar ki dünyayı kendi eksenlerinde döndürmeye kalkışmışlar ve günümüze kadar bunun için çaba sarf etmişlerdir. Tarihte iç savaşlar da dahil olmak üzer...

Rus Tahılı İçin Türk Koridoru

                                               Rus Tahılı İçin Türk Koridoru Putin-Erdoğan görüşmesinin Türkiye aleyhine olumsuz sonuçlanmasını bekleyenlerin heveslerini kursağında bırakacak açıklamalar Rus tarafından gelmeye devam ediyor. Ama buna rağmen halen bu görüşmeye yönelik “Türkiye’nin itibarı zedelendi” mealindeki yaklaşımların inatla sürdürülmesini anlamak mümkün değil. Biraz ülke itibarına verdikleri değeri kendi itibarlarından bir adım önde tutsalar ve sadece ama sadece “var olanı” yazıp çizseler sorun kalmayacak. Neyse meselemiz bunlar değil zaten. İki lider daha önce birkaç kez Soçi’de bir araya gelmiş ve önemli kararlar almıştı. Ama bu görüşme bir başka önem taşıyordu. Çünkü Putin tabir yerindeyse “gemileri yakmış” ve tahıl sevkiyatını ve koridor...

Afrika’daki Darbe Dalgası

  Afrika’daki Darbe Dalgası Daha önce Nijer’de yapılan darbenin ve Nijer’deki eksen değişikliğinin analizini yapmıştım. Aslında o analizde bölgede başka darbelerin ya da Fransa karşıtı eylemlerin devamının geleceğini de belirtmiştim. Ki öyle de oldu ve olmaya devam edecek. Yazımı okumuş olanlar birkaç yıl önce Fransa’nın “Fransafrik politikası” nın sona erdiğinden bahsettiğimi de anımsarlar. Macron’un görevde olduğu sürece kendi sömürge sistemi için aldığı en yanlış kararlardan biri de Fransafrik politikayı sonlandırması olmuştu. Tabi “yanlışlığı” kendi sömürge zihniyetleri açısından.. Fransa’nın 21.yüzyıl sömürge anlayışını 21.yüzyıl insanına göre değiştirmek istediği için bu politikadan vaz geçtiğini açıklamıştı muhtemelen,. Aslında özellikle Türkiye ve Rusya gibi ülkelerin buralarda daha aktif olması ve insancıl yaklaşımları Fransa’yı bölge insanına hoş görünme adına adımlar atmaya mecbur bırakmıştı. Yoksa; ne beklentilerinde, ne zihniyetlerinde ne de anlayışlarında çok...

Dünya Tarihinde Yanlış Bilinen Bazı Doğruları Sizin İçin Derledim..

  Dünya Tarihinde  Yanlış Bilinen Bazı Doğruları Sizin İçin Derledim..   Napolyon Bonapart’ın Boyu Kısaydı Her ne kadar Napolyon Bonapart "küçük adam kompleksine" sahip bir askeri deha olarak tanımlansa da, inandığımız kadar kısa boylu değildi. Napolyon'un boyu 5 fit 2 inç olmasına rağmen, Fransız Devrimi öncesi Birimlerde bu, ABD standartlarına göre yaklaşık 5 fit 6 inçtir. Üstelik o zamanlar bu, Fransa'daki erkeklerin ortalama boyu olan 1,80'den 5 inç daha uzundu. Napolyon'a "Le Petit Caporal" (Küçük Onbaşı) lakabı verilse de, bunun askerler arasında bir sevgi ifadesi olduğuna inanılıyor.   İspanyol gribinin kökeni İspanya'da Başlangıçta "üç günlük grip" olarak bilinen bu salgın, yalnızca 1918 yılında tahminen 50 milyon insanı öldürdü. Büyük ihtimalle İspanyol Gribi olarak anılmaya başlandı çünkü İspanya, erken dönemde ciddi anlamda sert darbe alan ilk ülkelerden biriydi. Grip, hastalanan İspanya kralını bile etkilemeyi ...