Kayıtlar

Yahudiler dünya egemenliğine böyle yürüdüler..

  Yahudiler dünya egemenliğine böyle yürüdüler.. 1789 Fransız İhtilali ile Fransa'dan Avrupa'nın değişik yerlerine kaçan ve sömürgecilik yoluyla yeryüzünün her yerine dağılan ve 2.Dünya savaşı ile de kök salan İngiliz Yahudilerin zamanla İngiliz ekonomisini rehin almalarıyla dünya yeni bir belayla tanışacaktı; İsrail'le.. İngiliz ekonomisini rehin almaları 19.Yüzyılda Asya'daki uyuşturucu ticaretini ellerine almalarıyla başladı. Mesela 1800'lü yıllarda Bağdat'ın mali işler sorumlusu olan Yahudi David Sassoon bu uyuşturucu tekelini elinde bulunduruyordu. Kendisine “Asya’nın Rothschild’i” denilmesinin sebeplerinden biri de buydu. Yahudiler İngilizler üzerinde o kadar etkilidir ki bu yüzyılda, Çin uyuşturucu ticaretini yasakladığında Sassoon İngilizleri Çin’e savaş açmaya ikna etmişti. Ve   o   meşhur ‘Afyon Savaşı’ da bu şekilde başlamıştı.  E bu savaş sonunda Çin uyuşturucu ticaretini serbest bırakmak zorunda kalınca Sasson ve cemaati muazzam paralar kazand...

El-Nakbe..

  El-Nakbe.. Bir avuç ve “hiçbir şeyi olmayan” Filistinli için Amerika’nın koca savaş gemisi göndermesi utanç verici   bir girişim olarak tarihteki yerini alacak. İsrail hükümeti kurulduğunda Aralık ayı gibi “Filistin halkı görmediği kadar İsrail terörüyle yüzleşecek” diye yazmıştım. Çünkü tarihin en azılı kabinesini kurmuştu Netanyahu. Ve bu gün.. Aralıksız bombardımana tutulan yüzbinlerce Filistinlilerden biri Alagad yaşadıklarını Alaqad İsrail'in 1948'de yarattığı savaşına benzer şekilde Arapça ‘da felaket anlamına gelen kelime olan "Nakba"yı yaşadıklarını söylüyor. “"Daha dün büyükbabamın, huzur içinde yatsın, bana 1948 ve Nakbe hakkında neler anlattığını anladım. Bununla ilgili hikayeleri dinlediğimde anlamıyordum. Ve 22 yaşındayım ve dün Nakbe ‘yi tamamen anladım. Bu bizim 1948'imiz. Aynı şey. Bu başka bir Nakbe." İsrail'in kuruluşunun gerçekleştiği 948’in 14 Mayıs’ında İngiliz yönetimindeki Filistin'deki Arap nüfusunun yarısı ola...

MOSSAD’ıyla övünen İsrail..Bir gece ansızın nasıl geldiler?

  MOSSAD’ıyla övünen İsrail.. Bir gece ansızın nasıl geldiler? Tarih, dünya haritasında bir avuç kadar olan bir toprak parçası için verilen çetin mücadelelere nadiren şahitlik etmiştir. İşte bu yerlerden biridir Filistin;tüm semavi dinler için kutsal olan yer.Ve yrıca Dünya’nın merkezi olan Ortadoğu’yu kontrol etmek için “kontrol altında tutulması gereken” bir toprak parçası. İsrail de, ilk başlarda İngillizlerce,sonra da Amerikalılarca   “dünyanın merkezini” kontrol altında tutmak için ince hesaplarla kurulmuş piyon bir devletten öte bir devlet değildir. Çünkü bu devlet bu gün kendilerine bunu kurduranların ataları tarafından MS 70’de tarihin en acımasız “muamelesine” tabi tutulup sürgün edilmiş ve 200 yıl boyunca da bu topraklara girmeleri engellenmiştir. Yani asla Yahudiler kendilerinden değildir onlar da Yahudilerden değildir. Ama o güçler için aslolan tarihin her anında sorunlu olan bu milleti hem kontrol altında tutmak hem de bu millet vasıtasıyla Ortadoğu’yu.. B...

Halk sağlığını tehdit eden ırkçılık ve bağnazlık doğustan gelen bir özellik degildir

Halk sağlığını tehdit eden ırkçılık ve bağnazlık doğustan gelen bir özellik degildir Amerikalı bir Psikiyatri uzmanı akıl sağlığıyla bağnazlık arasında e tür bir ilişki olduğunu bulmak için uzun süren gözlemler yapmış. Sonuç; yaptığı gözlemlerde artan suç oranlarını da dikkat alarak bu iki olgu arasında derinden bir ilişki olduğudur. Bence de akıl sağlığıyla bağnazlık arasında ciddi bir ilişki var. Gittikçe artan fiziki, sosyal, statü, ırk, dil, din gibi kişinin sahip olduğu değerlere yönelik “ayrımcı” saldırıların altında yatan neden,kişinin sahip olamadığı çok yönlülük, hoş görü, tahammulsüzluk ve doğmatik ögrenmeler,yani bağnazlık olduğu açık.; e bu tür kişilerin saldırgan halleri de akıl sağlığıyla daha doğrusu akıl sağlıksızlığıyla alakalı vahim bir durum. Yani Profesörün gözlemlerinden çıkan sonuç ve kullandığı “gündelik ırkçılık” tabiri oldukça yerinde.  Madem bir hastalık teşhisi kondu o halde uzmanların bu hastalığa karşı tedavi yöntemlerini geliştirmeleri de gerekir...

Christopher Columbus’un bize anlatıldığı gibi “Amerika’yı Hindistan zannetmesi” doğru değil, bilakis ne yaptığını bilen acımasız bir sömürgecidir..

  En nihayetinde Columbus'un mektubu Yeni Dünya'da Avrupalıların kolonizasyonunun başlangıcını müjdeleyen bir propaganda parçası olduğu aşikâr Christopher Columbus'un    bize anlatıldığı gibi   “Amerika’yı Hindistan zannetmesi” doğru değil, bilakis kendisi ne yaptığını bilen acımasız bir sömürgecidir.. Tarihler 1493’ü gösterdiğinde Kristof Kolomb (Christopher Columbus) Dünyyanın gidişatını değiştirecek bir mektup kaleme almıştı. Mektubu Kraliyet mali işler sorumlusu Luis de Santangel'e yazmış ve şunları söylemişti: “Hükümdarlarımız olan ünlü Kral ve Kraliçe'nin bana verdiği filoyla Hint Adaları'na yelken açtım ve orada sayısız insanın yaşadığı çok sayıda ada keşfettim" Bu mektup bir çok Avrupa tarihçileri ve biyografi yazarları tarafından “"dünyayı gerçekten değiştiren bir yolculuğun ilk raporu" olarak nitelendirilmiştir. Tabi günümüzde Columbus’un artık Amerika’nın övünülen, (bazıları için “onursal Başkan”) biri olmaktan uzak olduğunu söy...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kafkasya’yı Yeniden Şekillendirmesi..

  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kafkasya’yı Yeniden Şekillendirmesi.. C. Başkanı Erdoğan Kafkasya’yı Türkiye eksenli bir değişime zorlamaya devam ediyor. Elbete bunda Rusya-Ukrayna Savaşı’nda izlediği kısmen de olsa denge politikasının rolü büyük. Bir NATO ülkesi olarak her iki tarafla “konuşulabilir” olmak çok kolay bir şey değil. Üstelik ibresini biraz daha NATO’nun baş düşmanı Rusya’ya kaydırarak bunu yapmak çok daha parlak bir akıl gerektirir.   Geçtiğimiz günlerde Azerbaycan tarafından elde edilen “24 saatlik zafer” aslında Türkiye için de stratejik bir zaferdi. Hoş; Cumhurbaşkanı ne ittifakı saklama gereği duymuş ne de zaferin sevincini saklama gereğini.. Nitekim BM Genel Kurulu'nda "Tek millet, iki devlet” diyerek ittifakı,24 saatlik zaferin ardından bölgeye ziyareti de zaferden duyduğu memnuniyeti açıkça göstermişti. Ama ilginç olan nokta şu ki   siyasi gözlemciler ne 2020'deki son Karabağ savaşında ne de bu operasyonda Türk askerlerinin veya teknisyenlerinin doğ...

Artık; geniş fikirli, küresel düşünen, liberal ve hoşgörülü Avrupa yahut Batı’nın dünyanın diğer kalanlarına vereceği iyi bir şeyin olmadığını anlamak gerek.

  Artık; geniş fikirli, küresel düşünen, liberal ve hoşgörülü Avrupa yahut Batı’nın dünyanın diğer kalanlarına vereceği iyi bir şeyin olmadığını anlamak gerek. Avrupa genelinde "aşırı sağın" yükselmesinin nedeni kitlesel yasa dışı göçün boyutuna bağlanıyor. Haksız da değiller. Hal böyle olunca "işsiz kalan siyasetçiler"e iş imkânı doğuyor. Bizde de kendine iş imkanı yaratan işsizler yok mu? Her geçen gün artan tehlike görülmüyor mu?  Tabi konu bizdekiler değil, olmasın da zaten. Zira bizim millet zaten bunlara pek itibar etmiyor..Biz o eşişiz medeniyet(!!) timsali Batı'ya dönelim.. AB yakın zamanda bu sorun nedeniyle patlayacaktır. Şimdiden Almanya'da sağ popülist bir parti olan  AFD'nin yükselişi dikkat çekmeye başladı. Yakında İsrail'deki aşırı sağ hükümetleri gibi hükümetler AB'de vazgeçilmez olacak. AB bu anlamda kuruluş felsefelerini, o   müthiş(!) demokratlığını ayaklar altına alacaktır. Buna mecbur kalacaklardır. Zaten AB üyesi İsv...