Kayıtlar

Hitler Ve Stalin Kozlarını Paylaşıyor.. -Stalingrad Muharebesi- (Bölüm 2)

Resim
  “Bu Stalin’in   ‘kavrulmuş toprak’ politikasıydı.” ‘Bize kim kılıçla gelirse, kılıçla ölür.( Aleksandr Nevsky)   Hitler Ve Stalin Kozlarını Paylaşıyor.. -Stalingrad Muharebesi- (Bölüm 2) Bu sırada Tank üretimine de başlayan Stalin, Alman ordusunun ilerlemesine karşı başarısız olan çok önemli 10 generalini acımasızca idam etti. “Kış kadar acımasızdı” denilmişti Stalin için. Hitler “General Kış”a karşı büyük kayıplarına rağmen kafasındaki planı uygulamakta kararlıydı; güneye, Ukrayna’ya inerek Sovyetlerin tahıl ambarını yaktıktan sonra Kafkas petrollerini ele geçirip Sovyetleri haritadan silmek. Bu hedefe ulaşmak için ise zorlu bir engeli daha aşmak gerekir; bir endüstri şehri olan Stalingrad’ı.. Nitekim Führer’in talimatı kesindi: “Stalingrad kesenlikle yerle bir edilmeli, endüstri şehri olmaktan çıkartılıp ağır silah ve sanayileri yok edilecektir..” Bu sırada Stalin çiftçilerine şöyle bir çağrıda bulundu: “Kaçın! Evlerinizi ve tarlalarınızı yakın! Geri...

Hitler Ve Stalin Kozlarını Paylaşıyor.. -Stalingrad Muharebesi- (Bölüm 1)

Resim
  “Birbirimizin çocuklarını öldürerek bu dünyada nasıl barış içinde yaşayabileceğimizi öğrenemeyiz”                                                                                                                                        Jimm Carter Hitler Ve Stalin Kozlarını Paylaşıyor.. -Stalingrad Muharebesi- (Bölüm 1) -B...

"Tarihte insanla mikrop arasindaki mücadele lerde mikroplar yer yer büyük zaferler kazanmışlardır..."

Resim
  "Tarihte insanla mikrop arasındaki mücadelelerde mikroplar yer yer büyük zaferler kazanmışlardır..." İyi okumalar. . Dunya, Tarihler 1918''in Mart ayını gösterdiğinde,milyonların canını alacak olan bir salgınla tanışacaklardı. Ispanyol Gribi ya da bizdeki adıyla İspanyol Nezlesi.. 4 Mart akşamındaydı ilk vaka tespiti. Bunun yeni bir virüs olduğunu yazdı gazeteler. Ancak burun akıntısı dışında bir belirti veremiyordu ilk zamanlarda ve doğal olarak insanlar için endişelenecek bir durum yok gibiydi.. Taa ki, kısa değil bir hafta sonrasına kadar.. O hafta bir anda yere yığılan insanlar, kısa gelecek zamanda 100 milyon insanın ölümünün habercisydi adeta. O dönemde bu güne kıyasla global ölçekte bir insan hareketliliğinin olmadığını düşünup , bu nedenle pandemiye dönüşmesini ve ölüm rakamlarını abartı bulabilirsiniz...oysa.. Gribin pandemiye dönüşmesinde ve küresel yayılımında I. Dünya Savaşı sırasındaki Atlantik aşırı asker hareketleri önemli rol oynamıştır ve bu ha...

Yeni “Ulus”a, Yeni Tarih!

Resim
  Yeni “Ulus”a, Yeni Tarih! İyi Okumalar..   Kurtuluş Savaşı Dönemi’nin sıcak çatışma saatleri nihayete erdiğinde, Batılılaşmanın bir gereği olarak yeni bir ulus inşa edilmesi kararlaştırılmıştı. Bu “yeni ulus yaratma” fikri oldukça ilgi görmüştü;ancak bu, oldukça radikal kararların alınmasını da gerektirmekteydi.   Öncelikle alınan radikal kararlardan biri de bu yeni “ulus”a yeni bir tarihin gerekliliği kararıydı. Kollar sıvanmıştı. “Eski tarih” “yeni ulus”un geçmişe yönelik özlem dolu duygu ihtiyacını karşılamayacak olmalı ki “yeni ulus”a “yeni tarih”, bir zorunluluk olarak görülmekteydi.   Bu “yeni tarih”te bazı dönemlere ihtiyaç yoktur(!). Örneğin “İslami Dönem” ve o dönemi anımsatacak diğer dönemler.. Peki nerden başlanmalıydı “yeni ulus”un “yeni tarih”i?   Çok fazla kafa yorulmadan; bir-iki ufak çapta görüş alışverişi neticesinde başlangıç yeri bulunmuştu: Orta Asya.   Nitekim dönemin Maarif Vekili Esat Bey, Türklerin Orta ...

Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı Temeli Üstünde İnşa Edildi..

Resim
  Ne örümcek, ne yosun Ne mucize, ne füsun Kâbe ‘Arab’ın olsun Bize Çankaya yeter Kemalettin Kamu Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı Temeli Üstünde  İnşa Edildi.. -Bölüm 1- İyi Okumalar Türkiye Cumhuriyetinin Osmanlının bir devamı olup olmadığı bir dönem hararetle tartışılmıştır. Günümüzde bu meselenin halledildiği sanılmasın. Her ne kadar tartışmaların harareti azaldıysa da gençlerimizin ekseriyeti bilinçaltında bir redd-i mirası içselleştirmiş durumdalar.      Gençlerimizin, tarihine olan ilgisizliği esasında sadece Osmanlı hanedan dönemini kapsamıyor. Maalesef ki, imparatorluktan önceki dönemin Türk tarihinden de bihaberdirler.       Bu ilgisizliğin sebeplerinden en önemlisi, zaman zaman Osmanlı ve hatta Selçuklu   mirasını sahiplenmemeye yönelik retorik söylemler olmuştur. İlginç olan bu redd-i miras söylemleri Osmanlı’nın son dönemleriyle alakalı olmasıdır.     Esasında bu söylem   Osmanlı’nın dünya...

Siyaset..

Resim
  ”Siyasetçiler halkın o anki desteğini alabilmek için gelecekle ilgili büyük projelerden bile vazgeçerler. Kendileri daima ülkeden daha önemlidir. Onların kuş beyinleri geleceğin önemini kavrayamaz.”(Hitler) Siyaset. . İyi Okumalar Kendimi bildim bileli sade vatandaşlar “siyaset” kavramından hep kaçınmışızdır. Aslında kaçındığımızı sanmışızdır. Çünkü o mekanizmadan kaçarken bile öne sürdüklerimiz, siyaset kültürünün söylettiği (bitarafa makul,diğer tarafa makul olmayan) gerekçelerdir. Peki neden “siyaset yapma!” diyerek bu kavramı yaşamın bir parçası olmaktan çıkarıyoruz? Ya da neden kendimiz gibi düşünmeyenle “siyaset yapmam” mantığıyla oturup tartışmıyoruz? Siyaseti “şeytanlaştıranlar” esasında siyaset kavramını ortaya atanlar değil ki! Bu kavramı şeytanlaştıranlar siyasi aktörlerin bizatihi kendileridir.   Oysa, kavram, bir sanattır. Neyin sanatı? Sorunlara pratik ve akıllı çözüm üretme sanatı tabiki.. Bizler, siyaseti, karşımızdakinin görüşünü değiştirmenin,...

Gençler O günleri Pek Bilmez!

Resim
  Tüplü monitörlü bilgisayarlar bizim için ulaşılması güç bir teknolojiydi… Gençler   O günleri Pek Bilmez! İyi okumalar.. Ben   “Z Kuşağı” yerine genç kuşak yakıştırmasını yapmaktan yanayım… Genç kuşak’tan kastım da 18-35 yaş arası olan bireyler   ve bireylerin toplumsallaşmaya başladığı dönemlerdir. Genç kuşağın hatırlamadığı veya hatırlar gibi olup da kafasını kuma gömdüğü, benim yaşımda olanların, toplumsallaşmaya başladığı meşhur 90’lı yıllar ve 2000’li yılların başında. bireysel ve toplumsal yaşantımızın nasıl değiştiğini yaşantımızdan somut örnekler vererek anlatım mı? Anlatalım anlatalım.. Üniversite yıllarımız 90‘lı yılların başıydı. O yıllarımızda hayatın gerçekliği yüzümüze vurmaya başlamıştı. Okula başladığımızda ilk zorlandığımız konu üniversite harçlarını ödemek ya da ödeyememekti. Sağdan soldan bulduğumuz harçlarla her dönem ödediğimiz üniversite harçlarına karşın aldığımız 45 Tl’lik Katkı Kredisi bizim için birkaç defa   eve alınacak...