Napolyon'un ölümünün gizemi:

“Silahlar feodalizmi öldürdü, paralar(kuruşlar) da toplumu öldürdü”

- Napolyon-

Napolyon'un ölümünün gizemi:

Tarihler  5 Mayıs 1821’i gösterdiğinde Osmanlı Devleti Yunan İsyanının en ateşli dönemini yaşarken çok uzaklarda bir yerde, Avrupa'nın yarısını yakan bir adam son nefesini verdi: “Tarihin Mega olarak adlandırdığı” Napolyon Bonapart!

Devrik imparatorun ölüm haberi Saint Helena adasından geldi.

Bonaparte, altı haftalık bir hastalıktan sonra 5 Mayıs'ta saat 18:00'de öldü. Cesedi üzerinde otopsi yapıldı ve hastalığın büyük oranda ‘ülserasyonlu mide kanseri’ olduğu tespit edildi.

Hastalığının ilk dört haftasında herhangi bir ölüm belirtisi göstermedi, bilinci açıktı ama fazla bir ömrü yok gibiydi.

Son iki haftaya girildiğinde kesin olarak “ölmesi beklenmeli” dendi doktorlar tarafından..

 Bonaparte'ın, ölümünden beş ya da altı saat öncesine kadar  isleri yürüttüğü ve talimatlar yağdırdığı da biliniyor. Yani bilinci açıktı.

Onun bu son nefesinde bile talimatlar vermesi, onun nasıl bir güç tutkusuna sahip olduğunu gösteriyordu.

Hatta üzerinde bir mareşal üniforması ayaklarında çizme ile ölmek istediğini söylediğini yazarlar; ve bu üniformayla yatağa yatırıldığını..

“Arkadaşları, cesedini Avrupa'ya nakletmek istediklerini dile getirdiler, ancak vasiyeti açıldığında, Napolyon'un adaya gömülmek için ayrıldığı ve hatta kalıntılarını dinlenmek istediği yeri gösterdiği tespit edildi.”

"Bonaparte'ın çok acı çektiği sanılsa da, sonu o kadar sakin ve huzurluydu ki, tek bir iç çekişi bile ağzından çıkmadı."

Bonaparte'ın suikasta uğradığını iddia eden birçok kişi var.

Napolyon, Nisan 1821'de son vasiyetini yazdırırken, "İngilizler  ve onların kiralık katilleri tarafından öldürüldüm" dediği de rivayetler arasında.

. Ölümünden sonraki gün, yedisi doktor olmak üzere 16 gözlemci otopsiye katıldı. Herkes hemfikirdi: Napolyon mide kanserinden öldü.

Bunun doğru olması olasılığı yüksek olduğunu söylerler tarihçiler

Çünkü  Bonaparte'ın ölümü ani olmamıştı. Aylarca karın ağrısı, mide bulantısı, gece terlemesi ve ateşten acı çekti. “Düzensiz bağırsak hareketleri ve kilo kaybı vardı ve ayrıca sıklıkla baş ağrısı, zayıf bacaklar ve parlamadan şikayet etmişti.”

4 Mayıs 1821'de bilincini kaybetti. 5 Mayıs'ta gözleri bir daha açılmamak üzere kapatıldı.

Peki ölümü gerçekten kanserden miydi?

Bir iddiaya göre:

Napolyon'un Waterloo Savaşı'ndan sonra İngilizlere teslim edilmek üzere bindiği HMS Bellerophon gemisinde cerrah olan ve sonunda Napolyon'un kişisel doktoru İrlandalı doktor Barry O'Meara imparatora üç yıl boyunca baktı.

Bir İngiliz valisi olan Sir Hudson Lowe ona "Napolyon'un ömrünü kısaltmasını" emretmişti!

Yapılan araştırmalarla Napolyon'un denizcisinin 1950'lerde imparatorun son günlerine ait bilgiler içeren kişisel günlüğüne ulaşıldı. O günlükteki bilgiler şüphe uyandırınca  Napolyon'un 1816, 1817 ve 1818'den kalma kafa kılları üzerinde nötron aktivasyonu (NAA) analizi yapıldı ve vücudunda ölümcül derecede yüksek arsenik seviyeleri ortaya çıktı.

Yapılan tetkikler sonucunda Napolyon’un suikaste uğradığı anlaşıldı.

İlginçtir Arnold Schwarzenegger'i keşfeden” vücut geliştirme milyoneri Ben Vader” de bir artaştırma yaptırmış ve aynı sonuca ulaşmıştı.(Artık ilgi alanı mıydı bilemiyorum bilgiye rastlamadım)

 

Peki kim tarafından?

Napolyon'un son biyografisini yazan Amerikalı Alan Schom  tarafından benimsenen görüşe göre:

Napolyon'un eski arkadaşı Marquis Charles Tristan de Montholon Napolyon'un karısına aşıktı ve onları St. Helen'e kadar takip etmişti, ancak çaresiz biçimde tekrar adayı terk etmişti. Bir süre sonra bu kişinin tekrar adaya geldiği biliniyordu. Onun bir süre adada kalıp Napolyon’la sıkı teması sonrasında Napolyon’un maruz kaldığı zehirler etkisini göstermişti.

N”ewcastle Üniversitesi'ndeki bir kimyager, Napolyon'un son evinden (19. yüzyılda bir turist tarafından alınan) bir duvar kağıdını incelediğinde, arkasında büyüyen küfün yaydığı zehirli gazları keşfetti.” 19. yüzyılın başlarında Napolyun’un vücudunda o dönemdeki insanların vücutlarında bulunanından  100 kat daha fazla arsenik vardı.

1969'da, Napolyon'un doğumundan 200 yıl sonra, bir Fransız gazeteci, İngilizlere bir "çağrı" yayınladı: Anglais, rendez-nous Napoleon! (Bize Napolyon'u geri verin!)

Çünkü ona göre İngiliz kraliyet ailesi İmparator'un kalıntılarını çalmış  ve onları bir ganimet olarak Westminster Abbey'e gömmüştü.

Her halükarda Fransızlar onun suikaste kurban gittiğine inandı; veya yakın zamana kadar bu böyleydi.

..Ve Napolyon;

“Silahlar feodalizmi öldürdü, paralar(kuruşlar) da toplumu öldürdü…” sözüyle hafızlarda yer aldı.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zelensky ve Kolomoisky..

Ne ara insanlığınızı kaybettiniz! “Benden Olmayan Herkes Ölsün” Duygusu

Kürt Sorunumu Terör Sorunu mu?

Mossad & CIA işbirliği mi?

Üç harfli İngiliz piyonları: SAS

Uyanış Büyük Türkiye

Sosyal Medya

Neden Bir “15 Temmuz Yasası ”Çıkarmayalım ki!

2022’nin Eğitim Sitemini 1924’ün Kanunlarıyla Yürütemezsiniz..