Biden’ın Yahudi Sempatizanlığı Nerden Geliyor?

 

Biden’ın Yahudi Sempatizanlığı Nerden Geliyor?

Biden’ın İsrail’e verdiği destek Amerikan devlet politikasından da öte bir nedene dayanır. Kendisi çocukluk dönemlerinden beri Yahudilerle  beraber uzun vakitler geçirmiş ve adeta onların sofralarında yedikleriyle büyümüş biridir.

50 yıl öncesinde Biden’ın Yahudi cemaatlere yaptığı sık ziyaretler muhtemelen onu Yahudi sempatizanı haline getirmiştir. Aslında ailesi muhafazakâr bir Protestan yani Evanjeliklerdendir. Zaten Evanjeliklerin tarihinin dayandığı Luther’e baktığınızda kendisi sıkı bir Yahudi sempatizanıdır. Bazıları bu semapatizanlar için  “Puritenler” tabirini kullansalar da bunun karşılığı tam olarak bu değil ama yine de Puritenler de dememizde bir sakınca yok.

Biden’a dönersek; The New York Times’daki bir analizde 20 yıl önce Kudüs'teki King David otelinde Siyonist Yahudilerle günlerce  uzun ve gizli görüşmeler yaptığını anlatır. Hatta gazetecilerin uzun günler boyunca otelden çıkmayan Biden’ın (o dönemde Senatör) sağlığından şüphe tmeye başladıklarını da dile getiriyor aynı analizci.

Otelde sadece Biden yoktu, Antony J. Blinken da o uzun gizli görüşmelerde yer alıyordu.

Yahudilerle otelden hiç çıkmadan yapılan gizli görüşmeleri ilk fark eden Orta Doğu barış müzakerecisi olarak bilinen olan Dennis B. Ross oldu. Hatta Ross otele girme teşebbüsünde bulunduğunda kesin bir dille engelleme girişiminde bulundular. Ama yılmadı ve nihayet Senatör Biden’la kısa bir görüşme yapmayı başardı.

Biden’a "Neden buradasın?" diye sorduğunda Biden’ın verdiği cevap "Bu, tam olarak burada olmam gereken zaman." Oldu.

Yani Biden’ın İsrail’e koşulsuz desteği yeni bir olgu değil; Yahudi devletine yarım asırdan fazla süredir duyulan yakınlığa dayanıyor. Ve neredeyse tamamen kişisel bir yakınlık. O nedenle kendisi gibi “Demokratçı” olanlardan eleştiriler almaya başladı.

Siyasi yaşamı boyunca sadece bilinenlerden hareketle senatör olarak yedi kez, başkan yardımcısı olarak üç kez ve şimdi de başkan olarak iki kez İsrail'e seyahat etti.

Biden’ın Yahudi hayranlığını incelemeye alan bir yazıda “Yahudi devletine olan tutkusu, yıllar önce bir senatör arkadaşının onu "tek Katolik Yahudi" olarak adlandırmasından açıkça görülüyor.” Deniyordu.

Aynı yazdı da “İsrailli bir yetkili yakın zamanda onu “ilk Yahudi cumhurbaşkanı” olarak nitelendirdi." cümlesi Biden’ın Yahudi devletiyle nasıl sıkı ilişkisinin olduğunu açıkça gösteriyor. Biden tam anlamıyla “Yahudi milliyetçiliğini” özümsemiş ve kendi devlet aklını bu “özümseme ”nin gerisine atmış bir mankurt haline dönüşmüştür.

Yahudi milliyetçilerinden ve Siyonist aşağılıklardan daha Siyonist bir görüntü verdiğini anlamak için geçmişte sık sık dile getirdiği "Siyonist olmak için Yahudi olmanıza gerek yok" sözlerine bakmanız yeterli.

Biden’ın olağanüstü Yahudi hayranlığı Orta Doğu barış müzakerecisi Dennis B. Ross’u dahi şaşırtma derecesindedir ki Ross çözemediği bu yakınlık için “"Burada onun derinlerine kök salmış bir şeyi açıklayan bir şey olduğu açık" ifadesinde bulunmuştur.

Özellikle 2002’de ikinci İntifada’da Biden’ın Yahudiler için çırpınması kendi yakın arkadaşlarını dahi şaşırtmıştır.O dönemde Yahudiler için as tutan Biden için Ross “Çok dokunaklıydı. Bence bu onun sahip olduğu duygusal bağ hakkında çok şey anlatıyor." Şeklinde yorum yapmıştı.

Gittiği İsrail’de “buraya Yahudi olarak geldim” diyen Blinken ile Biden’ın dostluğu uzun bir geçmişe dayanıyor ve Yahudiler lehine er türlü girişimi Biden’a birlikte gerçekleştiriyor. Ama kendisi Biden kadar sempatizan olamadığından yakınmıştı devamlı. Bir görüşmede Biden’ın Yahudi sempatizanlığı hakkında “Gördüğüm ve deneyimlediğim kadarıyla bu, bir bakıma bağırsaklarından kalbine ve oradan da kafasına giden bir şey.. Şahit olduğum kadarıyla onun için daha içgüdüsel görünen bir şey var. " demiştir.

Yahudiler böyle bir senatör ’ün ABD Başkanı olmasından oldukça memnun kalmışlardır. Bakmayın geçen yıllardaki sürtüşmelerine. O sürtüşmeler Biden’ın aşırı Yahudi sevgisini bastırmaya yönelik amaç da taşımıştır. Evet Amerikan çıkarlarına aykırı bir Netanyahu vardı ama neticede ipler hiçbir zaman koparılma noktasına gelinmemiştir.

Biden’ın Yahudilere bağlılığı o ederce samimi ki; Amerikan solunun önde gelen isimlerinden Michigan Temsilcisi Rashida Tlaib Biden’ı her fırsatta eleştirirken “"insanların soykırım yapmasını izlerken için rahat mı?” diye açık açık sormaktan çekinememiş ama Biden’ın buna cevabı alaylı bir tebessüm olmuştu. Tabi kendisi gibi olan demokratlar Biden’ı açık açık eleştirmekten çekinmişlerdir.

Diğer yandan Yahudilerin Amerikan liderlerini ve özellikle bu dönemdeki Amerikan siyasetçilerini olağan üstü biçimde korkutmuş olduğunu da Blinken’ın şu ifadesinden anlamak mümkün:

"Başkan, İsrailliler ve buradaki Yahudi topluluğu nezdinde uzun yıllar boyunca çok fazla güvenilirlik oluşturduğundan, çok doğrudan ve bazen, garanti edildiği gibi, çok sert konuşmalar yapabiliyor, belki de başkalarının bunu yapmakta daha fazla zorluk çekebileceği.." Yani İsrail’le cesurca konuşmanın marifetini dile getirmekten hiç çekinmemiş koca Amerikan devletinin bakanı.

 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zelensky ve Kolomoisky..

Ne ara insanlığınızı kaybettiniz! “Benden Olmayan Herkes Ölsün” Duygusu

Kürt Sorunumu Terör Sorunu mu?

Mossad & CIA işbirliği mi?

Üç harfli İngiliz piyonları: SAS

Uyanış Büyük Türkiye

Sosyal Medya

Neden Bir “15 Temmuz Yasası ”Çıkarmayalım ki!

2022’nin Eğitim Sitemini 1924’ün Kanunlarıyla Yürütemezsiniz..