Ticaret Savaşı Siber Savaşına Dönüşmüş Durumda
Ticaret Savaşı Siber Savaşına Dönüşmüş Durumda
Trump’ın gelmesiyle Çin ile olan ticaret savaşı doruk
noktasına ulaştı. Geçtiğimiz günlerde Trump yönetimi Çin’le yapılan ticarette
bazı tarifeleri değiştirince Çin de bundan elbette geri kalmadı. Ama tabi iş,
sadece ticaret savaşlarıyla sınırlı kalmış görünmüyor. Sıcak savaş öncesinin son
savaş çeşidi de deneniyor: siber savaş..
Ekonomi ve dipolaması nezaket ve kurallar şimdilik rafta.
Bilgisayar casusluğu ve hayati sistemleri bozmaya yönelik
girişimler sessiz sedasız ama etkili biçimde sürüyor. Bu girişimler “küresel kontrol”
mücadelesinin bir yansıması elbette.
Dijital çağda dijital savaş olmazsa iki küresel güç için
ayıp olur. En azından insan ölümlerine neden olan sıcak savaş öncesi bu alanda
bir gövde gösterisi, çağın olmazsa olmaz mücadelelerinden biridir.
Çin’i “Çin malları”nın kalitesizliğine bakarak hafife
almayın; Çin, yalnızca bilgi ve verilere erişmekle kalmayıp, aynı zamanda ABD
ve diğer Batı ülkelerindeki kritik ulusal altyapılara ulaşıp bunları hacklemek
için de önemli bir yeteneğe ve araçlara
sahip bir ülke. Yani o çekik gözlerin tam bir dijital kabiliyette sahip olduğunu
söylemeliyim.
Çin’de bir ata sözü vardır: “Sorun yaşamadan, gökkuşağını
göremezsin.” Şimdilik bu savaşın ceremesini ve sorunlarını göğüslemiş
durumdalar. Ama elbette galip gelip gök
kuşağını doya doya seyredeceklerine eminler.
Çağımızda dijital bir zaferin sıcak savaşın getirdiği
zaferden çok daha etkileyici olduğunu söylemeliyim.
Mesela bir ülkede bir anda hastane sistemlerinin felç
olduğu, tüm şehirlerde elektriğin kesildiği ve su altyapısının çökmeye
başladığı bir gerçeği hayal edin. Aslında iyi korunan bu sistemlerin tek bir
açığının dahi bulunması yeterli hayal etmenizi istediğim dehşetin yaşanması
için.
Bu dehşeti yaşatmak için ülkeye bomba yağdırmaya gerek yok
günümüzde. Mesela bir havaalanını işgal etmek, korku ve karışıklık yaratmak ve
büyük ekonomik zarara yol açmak için kontrol kulesine girmenize gerek yok değil
mi? Binlerce kilometre uzaktan sisteme girmeniz yeterli.
Peki bunu niye anlatma gereği duyuyorum?
Bazılarımıza hayal ürünü bir senaryo gibi gelse de Çin, bu
senaryoyu hayata geçirecek bir “siber örgüt”, hatta örgütler kurmuş durumda.
Mesela bunlardan biri ve en önemlisi Salt Typhoon gurubunun oluşturduğu ögrüt.Ve bu
“siber örgüt” diyebileceğim yapı bizzat Çin Devleti tarafından destekleniyor
tabi ki.
Bu grup, eski ev yönlendiricilerini kullanarak ABD
hükümetinin iletişim ağlarına girmeyi başarmış. Uzmanlara göre grubun bu saldırısı buzdağının sadece görünen kısmı.
Gurup ya da örgüt elamanlarının bir kısmı deşifre olsa da diğerleri
sessizce çalışıyor, istihbarat topluyor, sistemleri gelecekteki kesintiler için
hazırlıyor ve sadece bir emir bekliyor.
Bir siber güvenlik uzmanının “Devlet saldırganları
sistemleri her zaman anında devre dışı bırakmazlar; sızarlar, arka planda
kalırlar, yapıyı öğrenirler ve ancak doğru an geldiğinde, bir düğmeye basarak
tüm sistemleri felç edebilir ve ülkelere zarar verebilirler” şeklindeki sözlerinden
siber saldırı için hazır bekleyen binlerce yapının ve o yapının elemanlarının tek
bir tuşa basmak için emir beklediğini anlayabiliyorz.
Saldırı var da savunma yok mu? Elbette “siber saldırı” varsa
“bir savunma” da var. Bu da mücadelenin bir parçası tabi ki. Amerika şimdilik
savunmada görünüyor. Şimdilik kendisine saldıranları deşifre etmekle yetiniyor.
Aslında bunu da bilinçli yapıyor.Çünkü bir uzmanın dediği gibi “Siber
savunmadaki kutsal kase, saldırganların araçlarını açığa çıkarmaktır." Ve bu
saldırmaktan çok daha önemlidir.
Bilişim çağın bu yakın tarihinde bir çok siber saldırı
örneğiyle karşılamışızdır. Ama en ünlü örneklerden biri, İran'ın nükleer
programına önemli zararlar veren Stuxnet adlı kötü amaçlı yazılımdı. Söylenenlere
göre İran sistemlerine saldıran bu saldırgan(ki
İsrail olduğu biliniyor) kimsenin farkına varmadan kritik sistemleri çökertmeyi
başarmış.
E tabi İran’ın da saldırıları olmuştu ama genelde başarısızlıkla
sonuçlanmıştı. Örneğin 2020 yılında İranlı bilgisayar korsanları, klor
seviyelerini artırarak ülkenin su sistemlerini bozmaya çalışmış, ancak bu
saldırı son anda engellenmiş.
Yorumlar
Yorum Gönder