Teknolojik Feodalizm

 

Teknolojik Feodalizm

Yapa zekanın geldiği noktaya bakacak olursanız aslıda Ortaçağ’ın modern versiyonuyla karşılştığımızı anlarsınız. Hayatımızı planlamaktan tutudn kazançlarımıza, sosyal ilişkilerimize kadar hayatımızı şekillendiren bir çok olgu  teknolojinin yapay zekalarını  tekelinde bulunduran birkaç “feodal beyin” bizim için çizdikleri sınırlarla gerçekleşiyor. Tabi biz  Latinceden devşirdiğimiz ve adına “Global Dünya” dediğimiz bu küresel alanda geniş bir hareket alanına sahip olduğumuzu düşünüyor olabiliriz;ama gerçek olan aslında “dar alanda kısa paslaşmalar”la hayatımızı devam ettirdiğimizdir.

Eğer teknolojinin feodal beyleri tarafından size“nasıl düşünmeniz gerektiğine” yönelik etkileyici örneklerle müdahale ediliyor ve bu müdahalenin sonucunda da yolunuzun sonu  dönüp dolaşıp onların dayattığı fikirlere çıkıyorsa hiç de geniş bir alanda hayat sürdüğünüzü düşünmeyin.

Bu günün teknolojinin feodal beyleri diyebileceğimiz Musk, Zuckerberg, Zhang Yiming,Bill Gates gibi şahısların 18.Yüzyılda yaygın kullanılan “küreselleşme” kavramını kendi kapitalist sistemleri açısından çok iyi bir fırsat olarak kullanmayı bilen 21.Yüzyılın Feodal Beyleri olmuşlardır.

Kimseye hesap verme zorunluluğunu hissetmeyen bu “lord”lar on yıllarca sınırsız kazanç sağladıkları ve alt yapılarını bu amaçla kullandıkları ülkelere de hiçbir şekilde vergi vermeye yanaşamadılar. Buna yanaşmadıkları gibi özgürlüğünü elde etmek için efendisine belli oranda gümüş veya altın ödemek zorunda kalan Ortaçağ’ın köleleri gibi onlara para kazandıranlardan kazanç elde etmeyi hedeflemekten de geri durmadılar. Bu dijital efendilerin kârlarına vergi koymak isteyen ülkeler ise kendilerine koşulsuz itaat edenler tarafından isyana teşvik edilen “mankurtlarla” mücadele etmek zorunda kaldılar.

Bu günlerde Musk gibi tekno-feodal beylerin önce Amerika gibi büyük bir devi sonra Avrupa’yı dize getirmek için sahip olduğu teknolojik sömürü imkanlarını kullandığını düşünürseniz, “tekonolojik feodalizm”den neyi kast ettiğimizi de anlamış olursunuz.

Aslında Musk’ın kendisi Mart 2018’de Teksas’ta bir teknoloji konferansında “Sözlerimi not edin” Yapay Zeka nükleer bombalardan çok daha tehlikeli olacak!” şeklinde bir cümle karararak kendisinin ve kendi gibi doğal zeka avcılarının ileri de nasıl bir tehlike “yaratacağı” uyarısında bulunmuştu. Gelinen noktada  yukarıda isimlerini verdiğimiz teknolojinin feodal beylerinin hegemonyası hiç de sürpriz olmadı.

Tabi bu hegamonik gücün getirdiği ve getireceği olumsuzlukları fark eden siyasetçiler zaman zaman bağırıp çağırsa da onlar da  bu tekno-Feodallerin kendilerine sunduğu imkanlarla bunu yapmak zorunda kaldıkları için çok da etkileyici olamıyorlar. Mesela İspanya Başbakan Yardımcısı Yolanda Diaz bunlardan biri. Diaz Musk gibi küresel efendi olmaya çalışanların yapmak istediklerini dile getirirken “demokrasileri büyük şirketlerin hizmetinde krallıklara dönüştürmeye çalışıyorlar"şeklinde eleştirel bir cümle kuruyor ama bu cümleyi Musk’ın sahip olduğu X platformunda kurmak zorunda kalıyor.

Başka bir Avrupa ülkesi ve Ortaçağ Feodalitesinin anavatanı  Fransa’nın doğa seven olarak biline siyasetçisi Angelo Bonelli bu hegemonik tipleri “otoriter bir neofeodalizm” kurmakla suçluyor ve sert eleştiriler yapıyordu. Ama o da bu eleştirilerini, “neofeodalizm” dediği sistemin feodal beyi Musk’ın sosyal medya platformunda paylaşmaktan geri durmuyor.

Feodalite kavramını Ortaçağ sistemini aşağılamak için  ilk kullanan düşünür Montesquieu bile feodalizmin 21.Yüzyıl dünyasında farklı bir versiyonla  çok daha etkili biçimde yeniden hortlayacağını tahmin etmemiştir.

“Çok daha etkili” diyorum çünkü;Ortaçağ’ın Feodal beyleri sadece emek sömürüsünü ve emeğin kontrolünü   sağlarlarken  21.Yüzyılın Feodal beyleri emeğin yanında zihin kontrolü,beyin ve ahlak sömürüsü de yapmaktan geri durmuyorlar.

Tabi ben şuana kadar  bu “beylerin” kişisel veya kurumsal olarak dünya halklarını sömürmesinden bahsettim. Ama bunu önümüzde çok daha büyük bir tehlike kendini göstermiş durumda: Bir dönem dünyanın “jandarmalığına” soyunana Amerika’nın devlet olarak tüm devletlerin teknoloji feodal beyi olma çabası..Zaten olağanüstü zekaya sahip silahları olan bu devletin  yapay zeka ile sadece dünyayı değil tüm evreni kontrol etme arzusu dünya haklar açısından çok vahim sonuçlar doğuracaktır. Bu uğurda milyar hatta trilyon dolarların hiçbir önemi yok.

Zaten kısa bir süre önce Amerikan   yapay zeka  kuruluşu olan OpenAI'nin kurucusu Sam Altman  sermaye hedefini 10 trilyon dolar olarak belirlemiş, Meta, Microsoft, Alphabet ve Amazon şirketleri de bu yıl  toplamda 320 Milyar dolar yatırım yapmaktan çekinmemiştir. Araştırmalarıma göre bu şirketlerin geçen yılki yatırım miktarı 240 Milyar dolardı.

Bir yapay zeka araştırma ve ürün şirketi olan Thinking Machines Lab (Düşünen makineler) henüz daha ürünlerinin seri üretimine geçmeden 7 Milyar dolar para toplamayı başardılar.

Rakamlar çok korkunç boyutlarda. Kapitalizmin en ateşli dönemlerinde bu denli büyük meblaların birkaç kişinin tekelinde toplanıyor olması korkunç. Bu nedenle dünya halklarının büyük bir kısmı yoksulluk içinde. Dünyada yoksul ülke sayısı 28 iken yoksullukla (fakirlikle değil) mücadele eden insan sayısı 1.8 milyar. Tabi buna fakirlikleri de eklerseniz 8 Milyarlık dünya nüfusunun yaklaşık 6 milyara yakını ya yoksulluk içinde ya da kıt kanaat geçimlerini sürdürmektedirler.

Tabi Yapay Derebeyiler  için bu oranın çok önemi yok. Hatta ne kadar yoksul olunursa o derebeylerin cepleri o kadar dolacaktır. Zira doyuma ulaşmamış halka parça parça ilgi çekici şeyler sunmak çok daha karlı olacaktır.

Tabi bu anlatılarımdan farklı bir yorum çıkmasın..

Bilimsel ve teknolojik çalışmaların hayatımızda önemi elbette büyük. İslam coğrafyasının geri kalmışlığının en büyük sebebi de bu. O nedenle teknolojiye veya bilime karşı olmam söz konusu bile değil. Ancak İslam dünyasının bu derbeylere rakip olamaması çok acı bir durum. Zira İslam’ı hakkıyla yaşayanlar bu teknolojik imkanlara sahip olduğunda dinin adalet duygusunu da akıllarından çıkarmazlardı. Ama gelin görün ki maalesef Ortaçağ’ın da modern çağın da derebeyi Avrupa’dan..

Yorumlar